Karapınar ilçesi, Orta Anadolu Bölgesi’nin Konya Bölümü’nde ve Karapınar Ovası üzerinde yer almaktadır. Eski adı “Sultaniye” olan ilçe, Obruk Platosu’nun güneyindeki Sultaniye Ovası’nda ve Karacadağ volkan konisinin batısında bulunmaktadır. İlçe, idari olarak bağlı olduğu Konya il merkezinin 95 km doğusunda, Konya-Adana (D330) devlet karayolu üzerinde bulunmaktadır. Yüzölçümü yaklaşık 3.030 km²dir.
Konya’nın doğuya açılan kapısı durumundaki Karapınar, Aksaray ve Karaman illeri ile sınır komşusudur. İlçe; doğusunda Emirgazi ve Ereğli ilçeleri, güneyinde Karaman ili ve Ayrancı ilçesi, batısında Çumra ilçesinin yanı sıra Konya merkez ilçelerinden Karatay, kuzeyinde ise Aksaray ili ile komşudur.
I. COĞRAFYASI
A. Fiziki Coğrafya
Yer Şekilleri
İlçe, coğrafi özellikleri sebebiyle bir coğrafi park özelliğindedir. Hem volkanik hem karstik pek çok yer şeklinin yanı sıra, erozyon önleme sahasındaki çölümsü alanları ile de ilçe özel bir konumdadır.
İlçenin topografyası genel olarak ova karakteri göstermekle birlikte, doğu kesimleri dağlık, kuzey kesimleri ise plato özelliğindedir. Konya Ovası’nın devamı niteliğinde olan Karapınar (Sultaniye) Ovası, Eski Konya Gölü’nün tabanında yer almakta ve ilçe topraklarının büyük bir kısmını kaplamaktadır. İlçenin kuzey kesimleri Obruk Platosu ile sınırlandırılmıştır. İlçenin doğu kısmında volkanik bir dağ olan Karacadağ, güneyde ise Andıklı, Küçük ve Büyük Katran tepeleri ile çevrelenmiştir.
Jeolojik Özellikler
Farklı jeolojik dönemlere ait formasyonlar görülen Karapınar ve çevresinde, en altta Miyosen-Pliyosen yaşlı beyaz, gri renkli kireçtaşları, marn ve tüf karışımı formasyonlar bulunmaktadır. Kireçtaşları yatay tabakalı, erime boşluklu olup kalınlıkları 1 km’ye yakındır.
Sahada en yaygın olan araziler Tersiyer ve Kuaterner Dönemine ait araziler olup, ilçenin kuzey kesimini killi kireçtaşı, marnlı kireçtaşı ve tüf karışımlı formasyonlar kaplamaktadır. İlçenin doğusunda ise volkanik malzeme geniş yer kaplamakta, Üst Oligosen’de başlayan volkanik faaliyetler Üst Miosen’e, Pliyosen’de yoğunlaşan faaliyetler ise Kuaterner’e kadar devam etmiş, böylece Karacadağ volkanitleri ve Üzecek Dağı andezitleri oluşmuştur. Ayrıca Karacadağ’dan Hasan Dağı’na kadar uzanan alanda iri piroklastik malzemeler görülmektedir. Kısaca, ilçede hem volkanik hem de karstik topografyaya ait şekilleri görmek mümkündür.
Ayrıca ilçe sınırları içinde kuzeydoğu-güneybatı uzantılı “Karapınar Fayı” bulunmaktadır. Bu fayın doğusundaki kesim çökerken, batı kesimi yükselmiştir.
Jeomorfolojik Özellikler
İlçenin jeomorfolojik unsurları ova sahaları, dağlık ve tepelik sahalar ve plato alanlarıdır. Bu alanlarda obruk oluşumları özel bir konuma sahiptir. En geniş yer kaplayan alanlar ovalık sahalardır. İlçe arazisi içinde Sultaniye ve Hotamış ovaları toprakları yer alır.
Sultaniye (Karapınar) Ovası: Konya Ovası’nın Obruk Platosu’na sokulan doğu ucunda bulunmaktadır. İlçe merkezinden Ereğli Ovası’na geçişte Karacadağ volkanik kütlesiyle kesintiye uğramaktadır. Kuzeydoğu-güneybatı istikametinde uzanan ova; yaklaşık 30 km uzunluğunda ve 12 km genişliğindedir. Tabanı alüvyonlarla kaplı ovada belirli alanlarda sulu, genelde kuru tarım (tahıl tarımı) yapılmaktadır. Son yıllarda sulu tarım alanlarının arttığı ve bu alanlarda pancar, ayçiçeği ve silajlık mısır üretiminin yaygınlaştığı görülmektedir.
Hotamış Ovası: Günümüzde kurumuş olan Hotamış Gölü’nün doğusunda, Konya ve Karapınar ovaları arasında yer alır. Dar bir alanı alüvyonlarla örtülü ovanın yüzölçümü 800 km²dir. Ayrıca bu saha Konya Kapalı Havzası’nın en alçak yerlerini oluşturmaktadır. Toprak-Su İşleri tarafından yapılan drenaj çalışmaları sayesinde eski bataklık alanlarının büyük bir kısmı kurutularak tarım arazisine dönüştürülmüştür.
İlçede dağlık sahaların en önemlisi Karacadağ volkanik kütlesidir. İlçedeki en yüksek tepeler; Karacadağ zirve noktasını oluşturan Kurşuncukale Tepesi (2.025 m), Meke Gölü’nün güneyindeki Küçükmedet Tepesi (1.302 m) ve daha güneyindeki Ayırtmeke Tepesi (1.278 m)’dir. Diğer dağlık sahalar ise Sultaniye Ovası’nın batısındaki Üzecek Dağı, Karapınar’ın güneybatısındaki Osmancık Dağlarıyla güneyindeki Meke Dağı’dır.
Karacadağ: İlçe sınırları içinde yer alan volkanik bir dağdır. Konya Ovası bünyesinde yer alan Sultaniye (Karapınar) Ovası’nın güneydoğusunda yer alan dağlık saha Orta Anadolu volkan grubu içerisinde yer almaktadır (bk. Karacadağ*).
Obruk Platosu: İlçenin kuzey ve kuzeybatı kesimlerinin içerisinde yer aldığı Obruk Platosu, Konya Ovası ile Tuz Gölü Havzası arasında bulunmaktadır. Batı sınırını Bozdağlar oluştururken, doğu kesimde birer volkanik olan Karacadağ, Hasandağı ve Melendiz Dağı yer alır. İlçenin kuzey kesiminde yer alan bu plato sahası karst (eriyebilen arazi) topografyasının çok farklı örneklerini bünyesinde barındırır. Bu alanın genel jeolojik yapısını Neojen yaşlı kireçtaşları, marn, kil, killi ve marnlı kireçtaşları ile tüf karışımı, temelini de eski göl çökelleri oluşturmaktadır. Adından da anlaşılacağı üzere bu alanda pek çok obruk oluşmuş ve oluşmaya devam etmektedir.
Obruk: Karstik arazide, karstik olayla oluşmuş derin tabii çukurluktur. Karapınar bölgesindeki obrukların oluşumunda arazinin litolojik özellikleri, yeraltı suyunun kimyasal bileşeni ile akım yönü ve kayacın kimyasal bileşimi ile Pliyosen yaşlı Üzecek Dağı ve Karapınar dolayındaki diğer volkanların çıkarttığı CO2’yi çözerek karbonik asitçe zenginleşen yeraltı suyu etkili olmaktadır. Buna son yıllarda taban suyu seviyesindeki büyük oynamalar da eklenince büyük ve derin obruklar oluşmuş ve oluşmaya devam etmektedir. Yeraltında oluşan boşluklar yeryüzüne 20-25 m yaklaşınca, mağaranın marn ve killi tavanı üzerindeki ağırlığına dayanamayıp çökmekte ve derinlere doğru yatay kesit alanı büyüyen obruklar oluşmaktadır.
Son yıllarda oluşan pek çok obruk sebebiyle de ilgi çeken Karapınar, bazı kaynaklarda “Obruklar Diyarı” olarak da isimlendirilmektedir. 2012 yılı itibariyle bölge genelinde irili ufaklı 124 adet obruk tespit edilmiş, bunlardan on yedisinin çapı 50 m’nin üzerindedir. En meşhur obruklar Meyil, Çıralı, İnoba, Akören, Dikmen, Yunus, Kangallı, Yılan ve iki yıl önce oluşan Yarımoğlu Obruğu’dur.
Yarımoğlu Obruğu ve Gölü: Yakın zamanda, özel mülkiyet sahası içinde oluşmuş en dikkat çekici obruklardan biridir. Obruğun çapı 50 metreden daha geniştir. Kıyılarda çatlaklı bir yapı görülmekte ve oluşum devam etmektedir. Tabanında su bulunduğu için obruk gölü karakterindedir. Konya-Karapınar yoluna 200 m mesafededir. Derinliği 29-30 m kadardır.
Meyil Obruk ve Gölü: Karapınar merkezinin 35 km kuzeybatısında kendi ismiyle anılan yaylada yer almaktadır. Farklı dönemlere ait formasyonların görüldüğü sahada özellikle Neojen’e ait farklı litolojik özellikler gösteren tabakalar içerisinde oluşmuştur. Sahada kalker, marn, kumlu ve killi tabakalar görülmektedir. Elips biçimindeki obruğun doğu-batı yönündeki uzun ekseni 650 m, kuzey-güney yönündeki ekseni 600 m’dir. En derin yeri 40 m olup, bu kesim gölün doğusunu oluşturmaktadır. Gölün batısının derinliği daha azdır.
Çıralı Obruk ve Gölü: Büyük Çıralı Yaylası’nın batısında ve ilçe merkezine 26 km mesafede bulunmaktadır. Obruğun ağız çapı 375 m’dir. Tabanda yer alan gölün derinliği yıllara göre değişmekle birlikte 30-35 m civarındadır. Su rezervinin 500 bin m³ olduğu tahmin edilmektedir. Obruk yamaçlarında yatay doğrultulu pek çok mağara bulunmaktadır. Yapılan incelemeler sonunda bu mağaralarda Roma Dönemi kalıntılarına rastlanılmış olması, bu obruk gölü ve çevresinin yerleşim alanı olarak kullanıldığını göstermektedir.
İlçede fiziki coğrafya bakımından çok özel bir oluşum da Meke Gölü’dür. Dünyadaki tek örnek olan göl içinde yükselen dağlık saha ve bu dağın üzerinde yer alan küçük bir ikinci gölle görünüş olarak bir nazar boncuğunu andıran görüntüsü ile bu göl bir tabiat harikasıdır (bk. Meke Gölü*).
