Katran mantarının 4-20 cm çapındaki şapkası önce kapalı sonra şemsiye şeklinde açılır. Kenarları olgunlaşınca içe kıvrıktır. Şapka yüzeyi nemliyken kayganımsı yapıda, gençken beyaz, olgunlaşınca kirli sarı veya kirli kahverengiye döner. Şapka yüzeyi, olgunlaşınca beyaz zemin üzerinde kahverengi pullanmalar meydana gelir.
Şapka ve sap dokusu kalın ve dolgundur. Kendine has katran kokusu bulunmaktadır.
Sapı 4-10x1-4 cm, içi dolu, eşit kalınlıkta, tabana doğru hafif incelir. Beyaz renkte, olgunlaşınca üzerinde kahverengi pullanmalar meydana gelir.
Mantar, sedir ormanlarında kumlu toprakların bulunduğu yerlerde yetişir. Konya yöresinde Bozkır, Hadim, Taşkent ve Seydişehir’de Cedrus libani (katran) altlarında yetişmektedir.
Endemik olan mantarı yöre halkı “katran mantarı” olarak tanımakta ve toplamaktadır. Ekim-aralık ayları arasında yağışlı mevsimlerde yetişen mantar, ticari olarak da büyük öneme sahiptir. Bu aylarda toplanan mantarlar Japonya’ya taze olarak ihraç edilmektedir. Kilogram fiyatı yıldan yıla değişmekle birlikte ortalama 15-30 TL’dir.
Bu mantar Japonya’ya Tricholoma caligatum olarak ihraç edilmektedir. Ancak katran mantarını Tricholoma caligatum’dan ayıran özellikler sebebiyle farklı bir tür olabileceğine karar verilmiştir. Daha sonra yurt dışında yaptırılan DNA analizi neticesinde katran mantarının diğer türlerle hiçbir benzerliği olmadığı ve Türkiye için ilk kez bulunan yeni bir mantar türü olduğuna karar verilmiştir. Mantar, Selçuk Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Hüseyin Doğan ve M. Intini tarafından 2003 yılında bilim dünyasına kazandırılmıştır.