Mevlâna Dergâhı’nda, ana binanın güneybatı köşesine bitişik bir klasik Osmanlı türbesidir. Türbe, giriş kapısı üzerinde yer alan manzum kitabeye göre 981/1573-74 yılında ölen Hasan Paşa adına yaptırılmıştır. Ancak içinde sandukası yoktur.
Türbenin her bir kenarı 2,42 m genişliğinde olan sekizgen gövdesi, yukarıda on altı köşeli kasnağa oturan kubbeyle örtülüdür. Kesme Gödene taşı ile inşa edilen yapının giriş kapısı çevresinde mermer kullanılmıştır. Kubbe ve saçaklar kurşunla kaplıdır. Türbenin kuzey kenar cephesi, Dergâh’ın Kıbabülaktap bölümüne (bk. Mevlâna Külliyesi*) yapışık olup, pencereden dönüştürülen bir kapı vasıtasıyla ana binaya açılır. Hasan Paşa Türbesi’nin Hemdem Çelebi zamanında Dergâh Kütüphanesi olarak düzenlendiği ve yakın zamana kadar taş örgü ile kapalı olan batıdaki asıl giriş kapısının da yine bu tarihlerde iptal edildiği kabul edilmektedir. Bugün müze kitaplığına dönüştürülen Çelebi Dairesi de türbenin doğuya bakan her üç kenarına bitişik yapılmış bir geç dönem ilavesidir. Bu ilaveyle türbenin giriş aksındaki doğu alt penceresi ile güneydoğuda diyagonal kenara açılan sivri kemerli üst penceresi kapatılmıştır. Mevcut şekli itibariyle türbenin güney ve güneybatı yönlerde, yüzeyleri hafif pah yapılarak çökertilen cephe kenarlarında açılmış bir alt ve iki üst penceresi bulunmaktadır. Güney cephede yer alan dikdörtgen çerçeveli pencere açıklığının üzerinde sivri kemerli alınlığı vardır. Klasik tarzda, iki renkli taş örgüyle teşkil edilen sivri kemerin üzerinde bununla uyumlu çerçeveye sahip, yuvarlak tepe penceresine yer verilmiştir. Ayrıca güneybatı yönünde sivri kemerli bir üst pencere daha bulunmaktadır. Türbenin alttaki dikdörtgen çerçeveli penceresinin önünde lokmalı demir parmaklık takılıdır. Üst pencerelerde ise dövme demirden yapılmış süslü korkuluklar izlenmektedir. Yapının gövde ve kasnak bölümleri üstte içbükey saçak kornişiyle nihayetlendirilmiştir.
Türbeye giriş, günümüzde özgün hâline getirilen, batı cephesindeki dikdörtgen çerçeveli kapıdan sağlanmaktadır. Kapı açıklığının basık kemeri, gri ve beyaz renkli mermerlerden yivli geçmelerle örülmüştür. Kemerin üçgen köşelikleri tek parça kartuş şeklinde çıkıntılıdır. Bunun üzerine, şemse içinde çubuk silmelerle iki satır ve iki sütuna ayrılmış sülüs hatlı kitabe panosu yerleştirilmiştir. Manzum kitabenin okunuşu şöyledir:
Hasan Paşa edib rıhlet cihândan/
Alem kaldırdı milk-i câvidâne
Dedi târîh-i fevtin hâtif-i gayb/
Ola cânına cennet âşiyâne sene 981
İç mekânda, doğu yönde örülerek dolap hâline getirilen pencereden başka, her bir diyagonal kenarın üzerinde dikdörtgen planlı dolap nişi bulunmaktadır. Kubbeye geçiş tromplarla sağlanmıştır. Türbenin, kitaplık dışında bir dönem müze deposu olarak da kullanıldığı belirtilmektedir. İ. H. Konyalı, Dergâh’ın müzeye dönüştürülmeden önce Hasan Paşa Türbesi’ne yağ küpleri konulduğundan bahseder.
Hasan Paşa Türbesi, XVI. yüzyılda Karaman eyaleti beylerbeyleri için Mevlâna Dergâhı’na eklenen klasik üsluptaki dört paşa türbesinden biridir. Hürrem Paşa Türbesi’nden (1527-28) sonra inşa edilen yapı, çağdaşı Sinan Paşa (1573-74) ve 1585-86’ya tarihlenen Murat Paşa kızı Fatma Hatun türbeleri ile ortak mimari özellikler gösterir. M. Z. Oral ve İ. H. Konyalı, şer’iye sicillerinde geçen 1570-71 tarihli tezkire ve ferman kayıtlarına dayanarak (Rus) Hasan Paşa’nın Sultan II. Selim döneminde (1566-74) Karaman eyaleti beylerbeyi olduğunu iddia ederler.