İÇ KARAASLAN TÜRBESİ

Türkiye Selçuklu Dönemi eseri.

Karatay ilçesi Şemsitebrizi Mahallesi (eski adıyla İbn-i Şahin Mahallesi) Yeşilgözler Sokağı Nu. 5’teki konut olarak kullanılan binanın yanı başında yer alan eser, “İç Kara Arslan Türbesi” olarak da bilinmektedir. Yakın zaman kadar beden duvarları binalarla kuşatılan ve dolgu sebebiyle cenazeliği toprak altında kalan türbenin son yıllarda yapılan çalışmalarla etrafı boşaltılarak temizlenmiş, var olup olmadığı tartışılan alt katı (cenazelik) da ortaya çıkarılmıştır.

Türkiye (Anadolu) Selçuklu Dönemi eserlerinden olan sekizgen planlı bu mezar anıtı; kabirlerin konduğu cenazelik de denilen alt kat, sembolik sandukaların yer aldığı gövdeyi teşkil eden üst kat ile örtü sisteminden oluşmaktadır. Örtü elemanları içten kubbe, dıştan külah olmak üzere iki katlıdır. Gövdeden 0,20 m kadar dışarı taşan 1, 60 m yükseklikteki sekizgen kaide gayri muntazam taşlarla örülmüş, gövdede ise daha düzgün kesme taşlar kullanılmıştır. Cenazelik ve gövdeye açılan kapılar batı taraftadır.

Üstteki esas türbe girişinin tam altında bulunan ve üst giriş merdivenlerinin arasında kalan basit dikdörtgen kapıdan içeriye doğru birkaç basamağı müteakiben hafif sivri kemerli ikinci bir kapı ile cenazeliğe geçilmekte, ortadaki dikdörtgen biçiminde, taştan ve sıvalı iki kabirde herhangi bir süsleme unsuru bulunmamaktadır.

Türbenin batısındaki esas kapısı sivri kemerlidir. Cenazelik kapısının iki yanından yedişer basamaklı ve 1,75 m yükseklikteki karşılıklı birer merdivenle çıkılan fevkani girişin önündeki bir sahanlığı müteakiben tek basamakla kapı açıklığına geçilir. 1,06x2,00 m ebadındaki kapı açıklığının üstündeki: “Bu türbe, sait, şehit, dinin yıldızı, İslam’ın direği, İbrahim oğlu Necmeddin Karaarslan’ındır. Allah onun kalbini nurlu kılsın.” anlamlı iki satırlık sülüs hatlı Arapça kitabede tarih yoktur.

Kenar uzunlukları 3,00-3,20 m arasında değişen türbenin gövdesine açılan çok az sayıdaki pencerelerde, geleneklerin dışında bir uygulamayla karşılaşılmaktadır. Örtü sistemini oluşturan tuğla örgülü piramidal külah yüksek tutulmuş, alt kat ve gövde ile birlikte toplam 14,70 m’lik bir yüksekliğe ulaşmıştır.

Türbenin ortasında yer alan çini sanduka 0,12 m’lik alçak bir seki üzerine oturmaktadır. Gövdesi tamamen çinilerle kaplanmış ve iki bölüm hâlinde düzenlenmiştir. Araları düz ve zencirek bezemeli şeritlerle birbirinden ayrılan bu bölümlerden üstte kalan ince kuşak yazılı, alttaki daha geniş olanı ise bitkisel kompozisyonludur. Dikdörtgen çini plakalar üzerine kalıplama tekniğiyle yapılan yazılarla, bitkisel rozetler şeffaf renksiz sır altına beyaz renkte ve kabartma olarak uygulanmıştır. Gövdenin üst tarafını çepeçevre dolaşan ince yazı kuşağında Ayete’l-Kürsî yer almaktadır. Alttaki geniş alanı kaplayan dikdörtgen formlu plaka çinilerin pek çoğu tahrip olmuş ve dökülmüştür. Konya ve Mülhakatı Eski Eserleri Sevenler Derneği tarafından 1951 yılında geçekleştirilen bir tamiratla elde mevcut çiniler kullanılmak suretiyle bazı yerlerle birlikte gövdenin batı ve kuzey taraftaki satıhları kaplanmış ve son zamanlarda da Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından tekrar onarılmıştır.

Türbenin kitabesinde tarih bulunmadığı için hangi yıllarda inşa edildiği bilinememektedir. Ancak bani olarak Necmeddin Karaarslan bin İbrahim adının zikredilmesi bazı değerlendirmeleri vesile kılmış; araştırmacılar Türkiye Selçuklu Döneminde emir-i devat ve vezirlik görevinde bulunan Ziyaeddin Karaarslan’la türbede metfun zatın aynı kişi olduğu düşüncesi kabul görmüştür.

İç Karaaslan Türbesi
İç Karaaslan Türbesi'ndeki sanduka

YAŞAR ERDEMİR

BİBLİYOGRAFYA

  • Arık, 1967, 57-100; Önkal, 1996, 108-111; Tuncer, 1986, 189-191; Oral, 1950, 3; Konyalı, Konya Tarihi, 1964, 623-626; Önder, 1971, 184-185; Bayık, 1995, 24, çz. 7; Yetkin, 1972, 165; Taşkın, 1971, 242-243; Öney, 1976, 61; Önge, 1988, 85; Uz, 2004b, 59.