Ahıskalıdır. Çıldır valilerine divan kâtibi görevinde bulunup, sonra İshak Paşa’ya kethüda oldu. Sonra sırası ile kapıcıbaşı ve başbaki kulu oldu. 1170/1756-57’de adli-icra kuvvetinin başı ve teşrifat işlerinin en büyük amiri olan çavuşbaşılığa getirildi. Bir müddet sonra bu görevinden azledildi. Kısa süre sonra tekrar aynı göreve atandı. Aralık 1757’de Sadaret kethüdası, Nisan 1758’de vezirlik payesi verilerek Rumeli, Mart 1759’da ise Vidin Valiliğine getirildi. Aralık 1761’de Kaptanıderya, Ağustos 1762’de ise Mısır valisi oldu. 1177/1763-64’te Konya Valiliğine tayin edildi. 1766 yılına kadar bu görevi sürdürdükten sonra Kars Valiliğine nakledildi. Kars’taki olayları bastırmakta fazla güçlükle karşılaşmamasına rağmen halkın kendisini konağında taşa tutması ve bir taşın kendisine isabet etmesi üzerine çok üzüldü ve birkaç gün sonra bu üzüntüsünden Nisan 1767’de vefat etti.
Valiliğinde adaletli davranması herkesçe kabul ve takdir edilmiştir. Okumayı ve yazmayı çok seven biridir. Oğlu Esat Süleyman Bey’dir.