İkinci Bayezit’in torunu ve Şehzade Şehinşah’ın oğlu olan Şehzade Mehmet Şah, Beyşehir ya da Niğde sancakbeyi iken (Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, 2011, 678) Konya sancakbeyi olan babasının 1511’de vefatı üzerine yerine atandı ve 1513’te Bursa’da katledilene kadar Konya’da görev yaptı.
Sultan II. Bayezit’in son zamanlarında oğlu Ahmet’in iktidara geçmek için Konya üzerine projeler geliştirmesi ve yeni Konya valisi olan Mehmet’i ele geçirerek bura üzerinden İstanbul’a geçme teşebbüsleri bulunmaktadır. Amcası Şehzade Ahmet’in böyle bir teşebbüsü olduğunu haber alan Şehzade Mehmet durumu dedesi Sultan Bayezit’e bildirdi. Bayezit’ten gelen emr-i hümayunu Hoca Saadeddin şöyle aktarıyor: “Kaleye kapanıp boyun eğmeyesin ki durumu kurtaracak önlemler için zamana ihtiyaç vardır. Heman yerinde direnesin”. Şehzade de aldığı emir buyruğunca Konya Kalesi’ni korumaya gücü yettiğince çalışıp birkaç gün direndi. Ancak padişah katından göz yumulması ve ilgi gösterilmemesi üzerine zorunlu olarak anlaşmaya rıza gösterip kaleyi teslim eyledi (Tacü’t-tevarih, 83-84). Sultan Selim’in iktidara geçmesine kadar Şehzade Ahmet adına Konya’da valiliğe devam ettiği anlaşılmaktadır.
Hoca Saadeddin Efendi, onun şu şekilde yad edildiğini kaydeder:
“Sonsuz lütuf ve kerem ıssıdan onanmış
Adını dedesi Sultan Mehmed’den almış”
Yine aynı tarihçi, Sultan Selim’in tahta çıktıktan sonra ülke düzenini korumak için bu şehzadeyi öldürttüğünü belirtir (Tacü’t-tevarih, IV/110).