ÇELTİK

II. TARİHİ İlk Çağda Çeltik

Çeltik çevresinde 1997 yılında yaptığımız yüzey araştırmalarında MÖ VI. bin yıldan itibaren yerleşmeler tespit edilmiştir. Yunak-Çeltik arasında Küçük Hasan kasabasının su pompalama merkezi olan Üçkuyular Höyük’te Kalkolitik Çağ çanak çömlek parçaları bulunmuştur. Ayrıca burası İlk Tunç Çağı, Son Tunç Çağı ve Demir Çağına ait çanak çömlekler vermektedir. Yine Küçük Hasan yakınlarında Akgöl’ün doğu kıyısında Çatalak Höyük’te İlk Tunç Çağı, MÖ II. bin ve Demir Çağına ait çanak çömlekler tespit edilmiştir. Çeltik’e bağlı Gökpınar kasabasının Höyükler mevkiinde Frig Tümülüsleri bulunmaktadır.

Çeltik ile ilgili verilen bilgilerde Akçaşehir’de Bizans yerleşimi olduğu söylenmektedir. Ancak burada henüz sistematik bir araştırma yapılmış değildir. Burada yapılacak araştırmalarla daha erkene gidecek bulguların olabileceği muhtemeldir. Zira Çeltik, Frig uygarlığının doğduğu Gordion’a yakın bir bölgedir. Çevredeki Tümülüsler bunun bir göstergesidir. Diğer taraftan Yukarı Piribeyli’de çok sayıda Roma Dönemine ait mimari parçalar görülmektedir. Antik dönemde Çeltik ve Piribeyli, doğuda Ankara’dan batıdaki Amorium’a ulaşan yollar üzerinde bulunmaktaydı. Bölge, benzer konumunu MÖ II. bin yılda Hititler ile batıda bulunan Arzawa Konfederasyonu arasındaki ilişkilerde sürdürmekteydi. Hititler zamanında bölge Zalara ile Şalapa bölgeleri arasında yer almalıdır. Zira Hitit belgelerinde geçen Zalara, Tuz Gölü’nün kuzey batısına, Şalapa, Sivrihisar ve çevresine, Aura ise Bizans Dönemindeki Amorium (Emirdağ-Hisarköy)’a yerleştirilmektedir.

MÖ I. bin yılın başlarında Frigya bölgesi içinde yer alan ilçenin bulunduğu topraklar daha sonra MÖ 280 yıllarında bölgeye Avrupa’dan gelen Galat göçleri sonunda Galatya bölgesi içinde yer almıştır.

Merkezi Ankara olan Galatlar üç büyük boy teşkilatından oluşmaktaydı. Bu boylardan Tolistoboglar, Tuz Gölü ile Sakarya (Sangarius) Nehri arasında kalan bölgede oturmaktaydılar. Galatların bu alt bölgesi Oxylon olarak adlandırılmıştı. Galatlar önceleri Selevkosların egemenliği altında iken onların Bergama’ya yenilmeleri ile MÖ 190 yılından sonra Galatya bir süre Bergama Krallığına bağlandı. Ancak bu sırada Galat kökenli rahipler Frigya’nın dinî merkezi Pessinus (Balahisar)’da Bergama’nın ve daha sonra Roma’nın desteği ile bölgeye sahip olacaktır. Bölgede bir ara Bergama Krallığı ile mücadele eden Pontus Krallığı egemen oldu. MÖ 129 yılında Bergama Krallığının toprakları olan Batı Anadolu’da Asia eyaletini kurmasından sonra bölgede Roma etkinliği artmıştır.

Bölgede MÖ 84 yılına kadar Roma ile Pontus arasında egemenlik mücadeleleri görülür. MÖ 64 yılında Romalı konsül Pompeius Anadolu’da idari düzenlemelere gider ve bu düzenlemeler sonunda bölgeyi burada oturan Galat boylarından Tolistobog Beyi Deiotaros’a bırakır. MÖ 25 yılına kadar bölge Galat beylerinin idaresindedir. Galat Beyi Amyntas MÖ 27 yılında güneyde Toroslarda Homanadlar tarafından öldürülmesi sonucunda bölge Galatya Eyaleti olarak Roma’ya bağlanır.

Bizans Dönemine kadar bölge Galatya olarak bilinir. Bölge bu kez de MS 620 yılında Heraklius zamanında kurulan thema sistemi içinde Anatolian ile Opsikion themaları arasında yer alır. Özellikle Bizanslılar ile Araplar arasında Afyon, Amorium üzerinde gerçekleşen mücadelelerde bölge üzerinden geçen yollar önemli rol oynamıştır.

HASAN BAHAR

BİBLİYOGRAFYA

  • Bahar, 1998b, 23-54; Belke-Restle, 1884