DEREBUCAK

Bizans Dönemi

Bizans Döneminde Lykaonia sınırları içerisinde bulunan Derebucak bölgesi muhtemelen idari olarak antik Amblada kentine, dinî olarak ise Pisidia Antiochia’sı (Yalvaç) metropolitliğine bağlı olmalıdır. Bizans Dönemine ait antik adı bilinen kesin bir yerleşmenin tespit edilemediği Derebucak’ta son yıllarda, yaptığımız alan çalışmasında önemli iki buluntuya rast gelinmiştir. Bu buluntular dışında Derebucak ilçe merkezinin kuzey ve güneyindeki bazı yerel yerleşme izleri ile Pınarbaşı köyünde bulunan mimari plastik eserler, bölgenin Bizans sanatı hakkında bir fikir edinmemizi sağlamaktadır.

Son yıllarda tespit ettiğimiz eserlerden ilki Tepearası köyü sınırları içerisinde, köy merkezinin doğusundaki ormanlık alanda yer almaktadır. Burada yer alan üç nefli bazilikal planlı bir kilise etrafında gelişen mimari kalıntı izleri oldukça önemlidir. Kesme taş malzemeden anıtsal boyutlarda inşa edilen kilise, büyük oranda harabedir. Narteks (giriş bölümü), güney ve doğu cepheleri ile içten ve dıştan yuvarlak planlı apsisi görülebilen kilisenin, naos (ibadet edilen) bölümünü ayıran taşıyıcı sisteme ait herhangi bir buluntuya rastlanılmamıştır. Yapının, kuzey ve güney cephelerinde dörder, apsiste ise üç penceresi olduğu yuvarlak kemer izlerinden anlaşılmaktadır. Narteks altında sarnıç olarak kullanılan tonozlu bir mekâna da sahip olan kilisenin, farklı dönemlerde tamir edildiği görülmektedir. Kilisenin narteksinde bulunan mermerden yapılmış Yunan haçı motifli sunak masası ile geometrik motifli kırık bir parça rastlanılan mimari plastiklerdir.

Yapının yerleşimlerden uzakta kurulan bir manastıra ait olduğu düşünülmekle beraber, anıtsal boyutlara sahip olması belki de bir hac merkezi olabileceğini akla getirmektedir. IV. yüzyıldan itibaren Roma İmparatorluğu’nda kullanılan bazilikal planlı yapıların yakın bölgedeki benzerleri, Pisidia Antiochia’sındaki Paulus Kilisesi, Lystra Bazilikası, Isauria Palai’daki (Zengibar Kalesi) bazilikal planlı kiliseler, Karaman Binbirkilise’deki 1, 3, 4, 5 ve 21 Nu.lu yapılar ile Amorium’daki bazilikadır. Kilise benzer örnekler göz önüne alınarak V-VI. yüzyıllara tarihlenebilir.

İncelemelerimiz kapsamında tespit ettiğimiz diğer buluntu ise yine Çamlık kasabası sınırları içerisindeki doğal mağaradan yapılma bir kilisedir. Eser, Suluin Mağarası’nın girişinin daha üst kotunda yer almaktadır. Mağara kilisenin duvarları duvar resimleri ile bezenmiştir. Oldukça iyi korunmuş olan duvar resimlerinde, kırmızı aşı boyası ile yapılmış çerçeveler ile ayrılmış bölümlerde iki melek tasviri ile çeşitli gruplara ayrılmış aziz tasvirleri yer almaktadır. Ayakta durur vaziyette olan figürlerin başlarının haleli olduğu ve çoğunlukla kırmızı pelerinli veya giysili oldukları görülmektedir. Orta Bizans Dönemine ait oldukları düşünülen duvar resimlerinin bir benzeri Muğla’nın Yatağan ilçesine bağlı Yava köyü sınırları içerisindeki Papaz Kayası’ndadır. Doğal kaya üzerine aynı tarzda yapılan duvar resimleri bölgenin Bizans resim sanatını anlamamız konusundaki en önemli buluntulardır.

Derebucak Döşeme mevkiinde antik yol (H. Bahar)
Derebucak-Zekeriya'da kaya anıtı (H. Bahar)
Amintas'ın güneye inişi (Mitchell, 1993, map 3)

İLKER METE MİMİROĞLU

BİBLİYOGRAFYA

  • Ötüken, 1976-77, 89-106; Eyice, 1971; Koch, 2007; Mimiroğlu, 2006, 139-171; Uygun-Tanındı, 2006.